Adana'da maden işçileri anıldı (20-05-2010)
Basın açıklaması madende ve tüm iş kazalarında hayatını kaybeden işçiler için yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Daha sonra Emek ve Çalışma Komisyonu adına basın açıklamasını okuyan Kemal Şahan basın metninde şu sözleri vurguladı:
"Son altı ayda üç kez, maden ocaklarında patlama sonucu yaşamını yitiren emekçilerin ölümü, bütün yürekleri yaktı...21 Mayıs'ta meydana gelen grizu patlaması sonucu yine maden ocakları, yerin 540 metre altında 30 maden işçisine mezar oldu. Bu yaşananların adı kader değil, göz göre göre cinayettir. Resmi verilere göre Türkiye iş cinayetlerinde Avrupa'da birinci, dünyada yedinci sırada yer almaktadır. 10 Aralık 2009 Bursa Bükköy maden işletmesine ait kömür ocağında meydana gelen patlamada 19 işçi uzmanların raporuna göre yetersiz önlemler ve aşırı kar hırsı nedeni ile iş cinayetlerine kurban edilmiştir. Bu anlayışlar dünyada olduğu gibi yaşadığımız coğrafyada da daha fazla acılara ve ölümlere neden olmuş ve olmaya da devam etmektedir. Maden ocakları, kısacası ölüm ocakları olmuştur.
İster yerin on kat altında olsun, ister üstünde, hiçbir iş kazası 'tabi' değildir. Zonguldak'ta iş cinayetlerinde bugüne kadar 3500'ün üzerinde işçi yaşamını kaybetmiştir. Tayyip Erdoğan, 'madenciliğin kaderinde bu var' diyerek kuralsızlığı, sömürüyü, rantı ve ölümleri doğal göstermeye çalışmaktadır. Bu ölümler ne kaderdir ne de kazadır. Bu ölümlerin sorumluları, Zonguldak'ı maden ocaklarının ve taşeron şirketlerinin başkenti haline getirenlerdir, bu ölümlerin sorumluları devleti şirket mantığı ile yönetenlerdir. Yaşadığımız sorunların altında tek tek ezilmektense, haksızlıklara, zulme, ölümlere ve sömürüye karşı birlikte ve örgütlü bir biçimde karşı koymalıyız."
Eylem basın metninin okunmasının ardından ıslık ve sloganlarla sona erdi.
"İş Cinayetlerine Son"
"İş Cinayetlerinin Sorumlular Hesap Versin"
"Özelleştirme ve Taşeronlaştırma Daha Fazla Ölüm Demektir"