Adana'da görülmemiş barikat savaşları
Adana durulmuyor. Günlerdir görülmemiş barikat savaşları yaşanıyor.
1 Haziran
1 Haziran günü ve gecesi Adana tarihinde görülmemiş bir şekilde barikat savaşlarına sahne oldu. Bir gün önce yapılan Gezi Parkı eylemine destek eyleminde sayıları yaklaşık 3.000 olan kitle 17:00’den itibaren aynı yerde Atatürk Parkı’nda toplanmaya başladı. Ama bu kez sayısı aşama aşama yaklaşık 20.000’i aşan kitle, sosyalist parti ve gruplardan, (çok cılız) birkaç sendikaya, Adanaspor ve Adana Demirspor taraftarlarına kadar çok çeşitli ve renkli bir bileşim gösteriyordu. O kadar ki, bu tabloya faşist partiler MHP ve HEPAR’dan çok küçük de olsa birer grup katıldı. Eylemin bir aşamasında ise CHP ve İşçi Partisi olmak üzere Kemalistler çoğunlukla ellerinde Türk bayrağı olan kitlelere kendi “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” gibi kendi sloganlarını attırarak başka bir mecraya çekmeye çalıştı. Ancak ağırlıklı olarak “Her yer Taksim, Her Yer Direniş”, “AKP İstifa” “Hükümet İstifa” sloganları atıldı. Kitle Atatürk Parkı’ndan AKP binasına yürüyüşe geçince bir noktada polisin biber gazıyla ve tazyikli suyla çok sert müdahalesi ile karşılaştı. İşte ne olduysa o andan sonra oldu. Öfkeli kitle şehrin tam göbeği sayılacak ana caddeyi (Atatürk Caddesi) boydan boya barikatlarla kapattı. Özellikle gençler polise, Toma’lara, panzerlere, Akrep’lere kaldırım taşları atarak karşılık verdi. Birkaç noktada belediyenin yol yapım şantiye malzemeleri olan tahtalar kullanılarak büyük ateşler yakıldı. Özellikle barikatların kurulduğu noktalar şehrin en gözde alışveriş ve eğlence mekanları olduğundan ortaya son derece ilginç manzaralar çıktı. İlginç olan bir diğer şey de kafeler ve işyerlerinin çoğunun biber gazından etkilenen kitleye yardım etmesi, kapıları açarak su ve limon vermesi idi.
Bileşimi ve katılımcıların kimliği ile ilgili tartışmalarla birlikte şu son derece net: bir çok yerde olduğu gibi Adana’da da muazzam bir öfke birikmiş durumda. Bu durumu başbakan bile anlayarak “Gezi Parkı meselesi değil, olay ideolojik” sözü ile itiraf etti. Toplumsal mücadelelerin dinamiğini, diyalektiğini anlayamayan, ya da anlamazlıktan gelenlere ne yapmalı? Bu eylemde en çok dikkat çeken iki şey ise; birkaç sendikanın cılız korteji dışında sendikaların ve BDP’nin yokluğu idi. Bununla birlikte, BDP Eşbaşkanı Demirtaş’ın “Bizim kitlemiz duyarlıdır milliyetçilerle bir araya gelmez” sözünü tekzip edercesine Kürt mahallelerinden gelen -özellikle polise direnişle karşılık verme konusunda deneyimli- bazı gruplar barikat savaşlarına katılarak, yanlarında “milliyetçiler” olduğu halde son ana kadar mücadele ettiler.
Saat 23:30 gibi daha da sertleşen müdahaleler sonucunda barikatların yıkılması ile ara sokaklarda devam eden eylemler 01:30’a kadar sürdü. Halen çok sayıda yaralı ve gözaltı bulunuyor.
2 Haziran
Adana’da barikat savaşları hız kesmeden devam ediyor. 2 Haziran günü ve gecesi yine bir gün öncesine benzer sahneler yaşandı. Bu kez daha erken saatlerden 16:00’den itibaren değişik gruplar Atatürk Parkı’nda toplanmaya başladı. Bugün için fark liderlerinden talimatı almış olan MHP ve HEPAR’ın ortada görünmemesi idi. Yine dünkü gibi sendikalar yok denecek kadar az, BDP ise hiç yoktu. Düne göre daha dağınık olmakla birlikte sayıları yine 20.000’den aşağı olmayan bir gün öncekine benzer bileşimdeki kitle erken saatlerde park etrafında ve cadde boyunca toplanarak AKP binasına giden güzergahı koruma altına alan polis ve jandarma barikatına karşı yürüyüşe geçti ve geri püskürtülmeye başlayınca banklardan, çöp tenekelerinden, kaldırım taşlarından oluşturduğu barikatlar kurmaya, ateşler yakmaya başladı. Barikat savaşlarına Kürt mahallelerinden (partilerinden bağımsız olarak) gelen bazı deneyimli eylemci grupların katılımı da düne göre fazla idi. Dünden farklı olarak bugün şehrin başka semtlerinde Kuzey Adana’da (Hastaneler Kavşağı, İller Bankası Kavşağı, Özal Bulvarı civarı) 10.000’e yakın insan toplanmıştı. Ancak orada barikat savaşından çok yürüyüş ve slogan ve bir aşamada araç konvoyu hakim eylem biçimiydi. Şehir merkezinde barikat savaşları halinde seyreden eylemler, Kuzey Adana’da, yerel yönetimi de elinde bulunduran CHP’nin, eylemleri seyrinden çıkarıp sadece AKP karşıtlığına indirme çabalarıyla gövde gösterisine dönüştü.
Bu kez son derece hazırlıklı olan ve çevre illerden (Malatya, Antep) biber gazı ve polis takviyesi alan polise bugün bir de 6.Kolordu Komutanlığı’ndan getirilen en az 10 cemse (kamyon) jandarma eklenmişti. Bunun yanı sıra Özel Tim polislerinin sayısı da bugün çok daha fazla idi.. Başbakan Erdoğan’ın “gazın ölçüsünü kaçırdılar”, Arınç’ın “aşırı gaz kullanımından dolayı özür dilenmelidir” sözlerinin ikiyüzlülüğünü ortaya serecek şekilde bir gün öncesinin belki 3-5 katı biber gazı ve gaz bombası kullanıldı. Yine dünden farklı olarak dağıttığı halde tekrar tekrar toplanan kitle Atatürk Parkı’nda tekrar toplanmasın diye parkı savaş alanına çevirdi. Her yere gaz bombası atıldı ve çevik kuvvet yanında eli sopalı sivil polislerin eşliğinde parkta ve çevresinde bir çok kişiyi gözaltına aldı. Bu yoğun şiddete rağmen kitle saat 23:00’e kadar defalarca toplanıp polis barikatının olduğu noktaya yürüyüşe geçti, yılmadı parkta tekrar toparlanmaya çalıştı. Yürüyüş ve eylemler sırasında “Her yer Taksim, Her Yer Direniş”, “AKP İstifa”, “Hükümet İstifa”, “Faşizme Karşı Omuz Omuza” “Katil Devlet Hesap Verecek” sloganları atıldı. Eylemcilere balkonlarına çıkıp tencere tava ile ses çıkartan ve 96-97 Susurluk eylemlerinde olduğu gibi ışıklarını açıp kapatan mahalle sakinleri destek verdi. Saat 23:30 gibi daha da sertleşen müdahaleler sonucunda barikatların yıkılması ile ara sokaklarda devam eden eylemler 01:00’a kadar sürdü. İl genelinde gözaltı sayısı 200’ü geçmiş durumda. Gözaltındakilerle görüşmeye engel olan emniyet yetkilileri ile avukatlar arasında da küçük bir arbede yaşandıktan sonra baro başkanının devreye girmesiyle polis geri adım attı ve görüşmeye izin vermek zorunda kaldı. Kitleler de polisin bütün şiddetine rağmen eylemin yarın da devam edeceği yönünde kararlı bir ruh hali egemen durumda.
